Sabah uyanabilmek için bir bardak espresso, öğle yemeğinden sonra bir fincan cappucino, akşam yemeğinin ardından ise günün yorgunluğunu atmak için Türk Kahvesi.. Kahve severlerin en sevdiği gün “1 Ekim Dünya Kahve Günü” Kutlu Olsun!
Şimdi en sevdiğiniz kahveyi, favori Alyan Çikolatanız ile yanınıza alın. Kahve hakkında bilmediğiniz pek çok şeyi bu yazımız sayesinde öğrenebilirsiniz.
Kahve hakkında az bilinen gerçeklerden biri de, kahvenin aslında bir meyve çekirdeğinden üretildiğidir. Kırmızı renkte ve alıç benzeri bir meyve olan kahve meyvesi, ağaç üzerinde yetişir. Kahve ağacının kökeni Afrika'dır.
Espresso, 1800'lerin sonlarında 1900'lerin başlarında İtalya'da ortaya çıktı. Anlamı, 'ifade etmek' veya 'basmak' anlamına gelen “esprimere” kelimesinden gelir. Espresso veya preslenmiş kahve terimi buradan ortaya çıkar.
Kahve, özellikle içerdiği antioksidanlar nedeniyle dünyanın en sağlıklı içeceklerinden biri olmaya devam ediyor. Dengeli bir diyet ve sağlıklı yaşam tarzının bir parçası olarak tüketildiğinde kahve, insanların daha uzun ve daha mutlu yaşamalarına yardımcı olur.
Fin kültüründe kahve önemli bir rol oynar. Finlandiya'da her öğünde kahve içilir ve eğer biri size kahve ikram ederse, onu geri çevirmek kabalık olarak kabul edilir.
Türk kahvesi hakkında yapılan araştırmalar, metabolizmayı hızlandırmada etkili olduğunu gösterdi. Türk kahvesinin zayıflatıcı etkisinden faydalanmak istiyorsanız, kahvenizi mutlaka şekersiz içmelisiniz.
Krema eklediğinizde kahve %20 daha uzun süre sıcak kalır.
Beethoven kahveyi öyle çok severdi ki, demlemeden önce fincan başına 60 çekirdeği tek tek sayardı.
Robusta kahve, daha yüksek düzeyde kafein ile daha asidik ve sert bir tada sahiptir. Arabica, hassas tadı ve düşük asitliği ile bilinir.
Dünyada günde 2,25 milyar fincandan fazla kahve tüketiliyor. Kahve üretiminin yüzde 90'ından fazlası, başta Güney Amerika olmak üzere gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşirken, tüketim öncelikle sanayileşmiş ülkelerde gerçekleşiyor.
Kortizol seviyeleriniz sabah 8 ile 9 arasında zirve yapsa da, ortalama olarak kan seviyelerinin tekrar zirveye çıktığı birkaç zaman daha vardır: öğlen 13:00 ve 17:30-18:30 arası. O halde sabahları, kortizol seviyelerinizin bir sonraki artıştan önce düştüğü saat 9:30 ile 11:30 arasında içerseniz, kahveniz muhtemelen en etkili olacaktır.
Kahvenin uyarıcı etkilerinin keşfedilmesi hakkında birçok efsane vardır. Bunların en eskilerinden biri MÖ 850 yılında Etiyopya'daki bir keçi çobanını anlatır. Çoban keçilerinin bazı yemişleri yediklerinde daha canlı hareket ettiğini fark eder.
Keşişler meyveyi dener ancak acı tadını beğenmediklerinden hepsini ateşe atarlar. Kısa süre sonra lezzetli aromanın kokusunu hissederler. Keşişler çok meraklanırlar ve kavrulmuş meyvelerden bir içecek demlerler, bunu tabiatın bir hediyesi olarak görürler çünkü bütün gece ayık kalmalarına yardımcı olmuştur.
Kahve ve çikolatayı birbirine yakıştıran, onları muhteşem bir çift yapan doğal bir çekim vardır. Kahvenin sıcaklığı ve acılığı, Alyan çikolatasının tatlı yumuşaklığıyla birleşir. Kahve, çikolatanın lezzetini arttırır.
Kakao ve kahvenin bu kadar yakışıyor olmasının sebebi aslında üretimlerinin benzer olmasıyla ilgilidir. Kahve ve kakao ortak iklimden gelir, her ikisi de menşelerinde fermente edilip kurutulan tropik bir meyvenin tohumlarıdır ve her ikisi de lezzetini ortaya çıkarmak için kavrulur.
Dostlarla veya yalnız içilen kahvenin yanında kendinizi şımartmak için hangi Alyan Çikolatasını seçerdiniz?
Monteyer, Truffino, Dates n Choco çeşitlerinden hangisi kahvenizin yanına daha çok yakışır?
www.shopinalyan.com adresinden kahvenizin yanına eşlik edecek dilediğiniz çikolatayı seçebilir, siz de bu keyfi Alyan çikolataları ile taçlandırabilirsiniz.
